Ahmet Vural: "Çiftçinin Sulama Maliyeti Altınla Yarışıyor"
- Brifing Online
- 22 saat önce
- 2 dakikada okunur

ÖZEL HABER
Yaz mevsiminin başlamasıyla birlikte Ege’nin en önemli tarım merkezlerinden Bergama’da kuraklık ve artan maliyetler, üreticiyi zorluyor. Bergama Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Vural, bölgedeki barajlardaki su seviyelerinin kritik düzeyde olduğunu, sulama maliyetlerinin ise çiftçiyi adeta nefessiz bıraktığını söyledi. Vural, “ Çiftçinin Sulama maliyeti altınla yarışıyor. Bu şartlarda çiftçi toprağa küser” diyerek yaşanan tabloyu özetledi.
Bergama Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Vural, yaz sıcaklarının bastırmasıyla birlikte bölgede artan kuraklık ve su yetersizliğinin tarımı doğrudan etkilediğini söyledi. Vural, özellikle Yortanlı ve Çaltıkoru Barajlarında kısıtlı su bulunduğunu, Sevinçler tarafında ise neredeyse hiç su kalmadığını belirtti.
“Göletlerde de su durumu sıkıntılı. Sondajlarda ise su seviyesi her geçen gün düşüyor. Aynı sorun, ülke genelinde olduğu gibi bizim bölgemizde de yaşanıyor” diyen Vural, Kestel Sulama Birliği ile sürekli görüştüklerini, Kestel Barajı’ndan bölge çiftçisine yalnızca bir aylık su salımı yapılabildiğini ve sonrasında su salımının sıkıntıya gireceğini vurguladı.
“Verim düşecek, ürünler zarar görecek”
Vural, pamuk ve mısır gibi sulama ihtiyacı yüksek ürünlerde büyük sıkıntı yaşanacağını ifade ederek şunları söyledi:
“Su olmayınca verim de düşecek. Çiftçi ürününü yeterli sulayamayacak. Bu da rekolteyi ciddi şekilde etkileyecek. Özellikle pamuk ve mısırda sıkıntı büyük.”
Sulama ücretleri %48 zamlandı
Artan enerji ve sulama maliyetlerinin çiftçiyi zor durumda bıraktığını belirten Ahmet Vural, Kestel Sulama Birliği’nin geçen yıla oranla fiyatlara %48 zam yaptığını söyledi. Vural, “1000 metrekarelik bir alanın yıllık sulama maliyeti ortalama 2000 TL’ye çıktı. Sulama maliyetleri altınla yarışıyor. Elektrik faturaları da cabası. Üretici bu yükün altından kalkamıyor” dedi.
“Buğdayda TMO alımı var ama çiftçi mutlu değil”
Aşağıkırıklar ve Zeytindağ bölgelerinde çiftçilerin buğday üretimi yaptığını belirten Vural, bölgede buğday hasadının sürdüğünü söyledi. Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) Yenikent’te alım yaptığını ancak ton başına verilen 13.500 TL’lik fiyatın çiftçiyi memnun etmediğini dile getiren Vural, “Mazot zamlandı, gübre yok denecek kadar az. Gübre bulsak bile fiyatlar uçmuş durumda. Bu şartlarda çiftçi nasıl mutlu olsun?” diye konuştu.
“Gübre bulunamıyor, satışlar durdu”
Çiftçilerin yalnızca fiyat artışlarıyla değil, aynı zamanda gübreye ulaşmakta da büyük zorluk yaşadığını belirten Ahmet Vural, uluslararası krizlerin tarıma etkisini şu sözlerle aktardı:
“İran-İsrail savaşı sonrası, zamlı da olsa gübre satışları kısıtlandı. Tarım Kredi de, özel tüccarlar da satışları durdurdu. Neyin nereye gideceği belli değil. Gübreye zamdan vazgeçtik, artık bulamıyoruz.”
“Pamuk 3 yıl önce 30 liraydı, şimdi 25 bile etmiyor”
Pamuk üreticisinin de çaresiz kaldığını ifade eden Vural, şu değerlendirmede bulundu:
“Üç yıl önce 30 liraya sattığımız pamuğu, bugün 25 liraya bile satamıyoruz. Maliyetler her yıl katlanarak artıyor ama fiyatlar yerinde sayıyor. Pamuğun en az 60 lira civarında olması gerekir ki üretici nefes alsın. Bu gidişle pamuk üretimi ciddi oranda azalacak.”
Ahmet Vural son olarak, üreticinin önünü göremediğini ve destek beklediğini vurgulayarak, “Su pahalı, mazot pahalı, gübre öyle. Pamuk para etmiyor. Bu şartlarda üretici topraktan uzaklaşır, üretim azalır. Tarım artık sahipsiz bırakılmamalı” çağrısında bulundu.
Comments