Cemil Tugay: “TİS’i Soyer İmzaladı, Ne Benim Ne Partinin Haberi Vardı!"

İzmir Büyükşehir Belediyesi Haziran ayı olağan meclisinde TİS tartışmaları yaşandı. AK Partili Meclis Üyesi Dilaver Kişili geçmiş dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in TİS imzasıyla ilgili söylediği sözleri hatırlatarak ‘ortada bir yalan var kim söylüyor?’ sorusunu yöneltti. Soruya yanıt veren Başkan Tugay ise, “CHP’den herhangi birsinin bilgisi dahlinde olan bir şey değil. Bize sorulsaydı bunun yüksek olduğunu ve belediye bütçesini zora sokacağını söylerdik. Partiye mal edilemez" dedi

BOZTEPE: "İZBB’DE KAÇ KİŞİ BANKAMATİKÇİ OLARAK ÇALIŞIYOR? SENDİKA BUGÜNE KADAR NASIL BUNLARA GÖZ YUMMUŞ?"

Gündem dışı konuşmalarda söz alan AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, “Geçen bayram öncesi İzmir tarihine geçen bir sendika eylemine tanık olduk. Biz de hak arama tarafındayız ancak Kurban Bayramı öncesinde bunun yapılmasını ben beklemiyordum. Bir açıklamanızda dediniz ki ‘sendika yöneticilerini yakınlarını işten çıkaracağız.’ 2020 yılında ben bunu dile getirmiştim. Sizden kimlerin çalıştığını bir an önce açıklamanızı bekliyoruz. İzBB’de kaç kişi bankamatikci olarak çalışıyor? Sendika bugüne kadar nasıl bunlara göz yummuş? 1030 kişiyi çıkaracağınızı belirttiniz bunlar eylem yapan işçiler değil sanırım. Eylemi yapan başka sendika, işten çıkarılan başka sendika… Sendika, bazı yerlerde kapalı kapılar arkasında 2 bine yakın işçinin alındığını söylüyor. Demek ki biz geldikten sonra da işçi almaya başlamışız. Bu 2 yılda emekli olan arkadaşlarımızda var. Demek ki 3 bine yakın işçi arkadaşımızı işe almışız. İzBB Zabıtası ile DİSK arasında kavga olduğunu biliyorum. Deprem sonrasındaki ilk mecliste yaptıkları eylemi unutmamak lazım. O gün sessiz kalan arkadaşlar bugün ses çıkarıyorlar” diye konuştu.

DİLAVER KİŞİLİ: "ORTADA BİR YALAN VAR"

AK Parti Meclis Üyesi Dilaver Kişili, TİS süreci ile ilgili konuşurken, “Son günlerde yoğun bir sinek vakası yaşıyoruz İzmir’de. Larva döneminde geçmiş yıllarda ilaçlama problemi yaşanmıştı? Bu dönem yaşandı mı bilmiyorum. Ancak bundan sonraki süreçte bu konularda önlem alırsak en azından sıkıntılar yaşamayız. Cemil Tugay her zaman yalana karşı olduğunu dile getirmişti. Ancak siz kalkıp bir önceki belediye başkanın TİS’i imzaladığını ve bilerek yaptığını söylüyorsunuz. Ancak diğer taraftan geçmiş dönem belediye başkanı bunu sizin talep ettiğinizi ve ısrar ettiğiniz söylüyor. Ortada bir yalan var bunu kim söylüyor? Bu büyük bir sorun olmaya önümüzdeki dönem de devam edecek. Bugün 80 bin alan bir sonraki sene 120 bin alacak. Bu sorun devam edecek” dedi.

Cemil Tugay: “TİS’i Soyer İmzaladı, Ne Benim Ne Partinin Haberi Vardı!"

Son olarak söz alan Başkan Cemil Tugay sorulan sorulara yanıt verirken, “Bizim sendika ile anlaşmamız ile ilgili çok spekülasyon yapılıyor. Bizi en çok üzen eleştiri sanki çalışanlarımızın haklarını gözetmiyormuşuz gibi eleştiriye maruz kalmak. Bunu çok ayıp buluyorum. Bunu istismar ve suiistimal olarak görüyorum. Bazı insanlar kendine buradan bir taraf bulmaya çalışıyor. Bazı siyasi partilerde belediyenin önüne kadar gelip yaptığı açıklamalarla kendi çalışanlarımızı bize karşı kışkırtmaya çalıştılar. Belediyemizin bir bütçesi var. Bu bütçede öngörülen bir personel gideri var. Bazıları kötü bir üslup ile çalışanlarımızı hasım olarak gördüğümüzü iddia ederek ‘istedikleri ücretleri vermiyorsanız siz böylesiniz’ suçlamalarında bulundu. Tüm bunlar suiistimaldir ve ayıptır. İşçilerimize ve çalışanlarımıza karşı sorumluyuz. Büyük resimde sorumluluğumuz tüm İzmirliler. Bizden hizmet bekleyen insanlarımız var. Devletimizin ve ülkemizin ekonomisinde ciddi sorunlar var. Eleştiriyi bol keseden atan insanların İzmir’i tutup Türkiye gerçeklerinden kopararak sadece bize ait suçlamalar yöneltmeleri siyasi seviyesizlik. Biz bu ülkenin bir şehriyiz. Ülkemizin içinde bulunduğu şartlar bizi de doğrudan etkiliyor. 80 binle insan nasıl geçinsin diyorlar. Evi yoksa kira ödüyorsa eşi çalışmıyorsa çocuğu varsa bu rakamlarla geçinmesi gerçekten zor. Bu rakamlar yoksulluk sınırı. Bunun böyle olmasının sebebi ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum. İzBB kendi yağında kavrulmak için elbette ki karşılayamayacağı talebe hayır diyecek. Bu normaldir. Daha önce de grevler yapıldı. Seçimden kısa bir süre önce grev yaparız diye tehdit edildik.

Tehdit eden sendika ile bir önceki belediye başkanımız seçime 5 gün kala gerçekten olması gerekenin çok üstünde rakamlarla TİS sözleşmesi imzaladı. Arkadaşlar diyor ki ‘sizin partinizde değil miydi?’ Doğrudur bizim partimizdendi ve ben de ilçe belediye başkanı olarak oturdum. Birlikte görev yaptık. Fakat seçime 5 gün kala aldığı karar CHP’nin kararı değildir, kişisel kendi kararıdır. Bilgisi vardır diye beyanlar kesinlikle doğru değil. Bende basından gördüm hollerin önünde sahnelerde bir artış verildi. Bu CHP’den herhangi birsinin bilgisi dahlinde olan bir şey değil. Bize sorulsaydı bunun yüksek olduğunu ve belediye bütçesini zora sokacağını söylerdik. Partiye mal edilemez. Kendisi aday olmayacağını bildiği halde neden böyle bir kararı verdiği herkesin takdirinde. Bana iyilik için bunu yaptığını düşünüyorsa sorabilirdi.

O sözleşmeyi baz alarak benzer ve yüksek artış 23 bin çalışan için istendiğinde bunu karşılayamayacağımız kesindi. Önümüzdeki Eylül ayında bir önceki belediye başkanının imzaladığı sözleşme nedeniyle yeniden bir artış olacak diğer sendika ile ilgili. Yine makas açılacak. Yine çalışanlarımız arasında huzursuzluğa neden olacak. Bu olmasın diye zammın iptalini talep ettik. İşe devam ve rapor almama primi gibi etik bulmadığımız 2 madde konmuş bunların iptalini istiyoruz. Genel İş Sendikası’nın Ankara’daki yöneticileri ile görüşerek anlayış beklediğimizi söyledik. Hukuki olarak da devam eden bir dava var. Kanuni haklarımızı kullanarak ilgili bildirimleri zamanında yaparak bu tür yükün altından kalkamayacağımızı beyan ettik.

Mecburen istemeye istemeye zorunda kalarak bazı çalışanlar ile yollarımızı ayıracağımızı söyledik. Verimlilik üzerinden bazı değerlendirmeler yapmayı ve belediye çalışmalarını bozmayacak şekilde yollarımızı ayırmayı düşündüğümüz arkadaşlarımız var. Bunların olmaması için sendikanın bize yardımcı olmasını bekliyoruz. Böyle bir dönem içinde anlamsız suçlamalara maruz kalıyoruz. Sendika yetkilileri ‘bankamatikçileri işten çıkarın’ dedi. Hemen çıkaralım ancak kim olduğunu söyleyin. Var olduğu iddiasını koyan kim olduğunu söylesin aynı gün gereğini yapalım. Performans ve verimlilik açısından memnun olmadığımız çalışanlar var ancak bankamatik tanımını karşılayan yok. Bunu telaffuz eden sendika başkanına da sordum bunu kim bunlar diye. Samimiyetten uzak sorumsuz açıklamalar diye düşünüyorum” dedi.

“SPEKÜLASYONLAR VAR”

İşe alımlarla ilgili de konuşan Başkan Tugay, “İşe alınanlarla ilgili spekülasyonlar var. Tuhaf rakamlar havada uçuşuyor. Söylenen hesaplama hatalı. Emekli olanlar gidenler ayrılanlar ve yeni hizmet nedeniyle ihtiyaç duyulanlara baktığımızda biz başladığımıza göre birkaç bin kişi daha az sayıdayız. Alınan pozisyonlar zorunlu ihtiyaçlar. Zabıta alındı, saha çalışanları alındı, otobüs şoförlerinde ciddi eksiğimiz vardı, bazı yeni hizmetlerimiz başladı, park bahçeler, yol, ilaçlama gibi alanlarda daha fazla eleman çalıştırmak için eleman aldık. Ancak hiçbir sendikacının yakınını almadık. Hiçbir siyasinin referansı ile birini almadık. İşe aldığımız herkes sahada yoğun bir şekilde çalışıyorlar.