Dikili Halk Meclisi: “Kıyılarımızı Koruyacağız!”

ÖZEL HABER/Dikili Halk Meclisi: “Kıyılarımızı Koruyacağız!”

Turistik ilçelerde otel alanı olarak belirlenmiş parsellerde Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın verdiği turizm işletme belgesi ile 6 kata kadar yapılaşma izni alan bazı şirketlerin inşaat aşamasında odaları lüks dairelere çevirerek satışa çıkarması haberlere konu olmuştu.

Çeşme’de pek çok kez gündeme gelen bu uygulamanın son adresi ise Dikili oldu. Dikili'de 'ArsaVev' isimli şirket tarafından reklamları duyurulan 'ArsaVev Dikili’ projesi için de benzer iddialar söz konusu.

Projenin tanıtım sitesinde yapılacağı duyurulan İsmetpaşa Mahallesi sınırlarında kalan '771 ada 1 parsel' Dikili Belediyesi'nin e-imar uygulamasında yer alan bilgilere göre 'kısmen tercihli turizm alanı ve kısmen tercihli günübirlik tesis alanı' statüsüne sahip. Parselin, 0,75 emsal ve15,5 metreye kadar yapılaşma hakkı var. Parselin yanı başındaki konut alanlarında ise 2 kata kadar yapılaşma izni mevcut.

İmar planlarında otel alanında kalan denize sıfır parselde bir proje kapsamında inşa edilecek konutların tamamının satıldığı ve daire fiyatlarının 5 milyon TL'den başladığı iddia edildi. Proje sayfasında yer alan bilgilere göre ise yapı İzmir merkezli Ekmas Holding bünyesinde yer alan Ekmas Yapı tarafından inşa edilecek. Dairelerin Aralık 2026'da teslim edileceği ifade ediliyor.

Projenin tanıtım görsellerinde ise halk plajı ‘özel plaj’ olarak lanse ediliyor.

Bu iddiaları konuyu yakından takip eden Dikili Halk Meclisi ve onun sözcülerine sorduk. İşte o açıklamalar.

Serap Acar / Dikili Halk Meclisi Sözcüsü

“Yaşadığımız bu süreç aslında sadece Dikili ile sınırlı değil. Önce bunu vurgulamak isterim. Ülkemizin bütün kıyı şeritlerinde kıyı yağmalamasının çeşitli biçimleriyle gerçekleştiği görülüyor. Bu rezidans otel denilen konseptin örnekleri daha önce Kuşadası’nda, Çeşme’de, Altınova’da ve Çanakkale taraflarında da vardı. Güney’de ise kiralama yöntemi ile bu işler yapılıyor. Şimdi, Dikili’de de bu konuda yaşadığımız durum, Turizm Bakanlığından onaylı yasal izinlerle verilen Rezidans Otel şeklinde ilerliyor. Dikili Halk Meclisi olarak somut olarak gördüğümüz yer, Cumhuriyet Mahallesi’nde, 2095/1 parseli ve 771 parseli kapsıyor. Burada şöyle bir durum var: Geçtiğimiz yıl, hem sosyal medyada hem de basında, özellikle Facebook ve Instagram’da "Arsavev" adlı bir firmanın reklamlarını gördük. Bu reklamlarda, Dikili’de denize sıfır, 570 bin TL’den başlayan peşin fiyatlarla, toplamda 24 aya kadar taksitle 1+1 dairelerin pazarlanmaya başlandığını fark ettik. Biz bu konuyu, yerel seçimler öncesinde tüm siyasi partilerin belediye başkan adaylarına sorduk: "Rant’tan yana mı, yoksa halktan yana mı olacaksınız?" Hepsi de benzer şekilde halktan yana olduklarını söylediler.

Şimdi, bu konu ile ilgili olarak Dikili Belediyesi yetkilileri bize, 1992 yılındaki kenar çizgi sınırından önce, 1986 yıllarında imar durumuna bu bölgenin açıldığını, dolayısıyla sahiplerinin özel mülkiyete ait olduğunu ve iki yıl önce bu özel mülkiyetin başka birilerine devredildiğini belirttiler. Ayrıca, kıyı kenar kanunundan önce olduğu için müktesebat haklarının da devredildiğini ve bu nedenle turizm amaçlı otel yapılabileceğini söylediler. Belediye yetkilileri, bu konuda herhangi bir şey yapamayacaklarını ifade ettiler. Firmanın ilanlarını gösterdiğimizde ise, Dikili Belediyesi yetkilileri, "Biz oraya otel ruhsatı olarak izin verdiğimiz için, içerisinde ne yaptıklarını bilemeyiz" dediler. Yasal olarak hiçbir şey yapamayacak olsak da, Dikili’nin doğal dokusunun bozulacağına inandığımız için bu konunun peşini bırakmamayı düşünüyoruz. Çünkü kıyılar, canlı ve cansız, herkese aittir.”

Füsun Aksoy / Dikili Halk Meclisi Sözcüsü:

“6 yıldır Dikili’de yaşıyorum, ondan önce 4 yıl Çandarlı’da yaşadım. Bu konu ile ilgili reklamları gördüm. Hatta bu konuda bilgi almak için görüşmeye gittiğimde, bana 5 katlı otel yapıyoruz dediler. Bu konuda, Halk Meclisi olarak gerekli yerlere başvurduk ve elimizden geldiği kadar bu konuyu duyurmaya çalışıyoruz. Kıyılar halkındır, hepimizindir. Kıyılardan özgürce denize girmek istiyoruz. Bu konuya duyarlı olmaya, bütün Dikili halkını davet ediyorum.”

Fatih Erşan Aksoy:

“Emekliyim, Dikili’yi seviyorum. Dikili’nin sakinliğine aşık oldum. Kıyılarımız adına verdiğimiz bu mücadele için halkımızdan destek istiyoruz.”

Nurfer Kurt / Dikili Halk Meclisi Sözcüsü:

“Dikili’deki çeşitli boyutlarıyla kıyı yağması ile ilgili gelişmeleri gündeme getirmeye çalışıyoruz. Bütün Ege kıyılarında süren bu kıyı yağması çeşitli biçimler altında sürdürülüyor. Anayasamıza göre kıyılarımız kamu yararı açısından değerlendirilir. Kıyı kanununda çok net bir şekilde kıyı kenar çizgisi çok net bir şekilde tanımlanmıştır ancak bir takım arka yollardan dolanarak bir takım inşaatlar yapılmaya çalışılıyor. Dikili’de de artık bunu görmeye başladık. Biz de halk arasında bir deyim vardır ‘Doğan görünümlü Şahin’ derler yani otel görünümlü aslında 1+1 rezidans daireler satıyorlar. Tapudan devir teslim yapamıyorlar ama bunu arsa payı gibi başka yöntemlerle yapıyorlar. Sonuçta fiilen 5 katlı sözde oteller dikiliyor ama rezidans olarak daireler şeklinde satılıyor. Sosyal medyada bunun reklamları var. Birisi tutmuş bir otel ruhsatı almış fakat yaptığı iş bambaşka bir iş. Dikili Belediyesi ‘yasal boşluklar’ var diyerek topu taca atıyor. Biz bunu görüyoruz. Bu durumda Dikili Halk Meclisi olarak da bize kalan bu konuda imza toplamak basın açıklaması yapmak yani mücadele etmek kalıyor. Ayrıca konunun bir başka boyutu da o bölgede Aterneus Antik Limanı var. Buranın belki SİT alanı ilan edilmesi gerekiyor. Yine endemik olan soyu tükenen kum zambakları var, ayrıca caretta kaplumbağların üreme alanı. Bütün bu doğal doku tahrip ediliyor.”

Gülden Yazar / Dikili Cumhuriyet Mahallesi Sakini

"Dikili Cumhuriyet Mahallesi'nde 25 seneden bu yana oturuyorum. Pandemiden sonra temelli yerleştim. Dikili, kilometrelerce uzanan kumsalıyla aslında herkesin denizinden faydalandığı bir yer. Kıyıların yağmalanması ile ilgili olarak da bir başka sorun da 'Mobil Evler' ve karavanlar. Özellikle son 2 senedir karavanlar ve mobil evler, sahillerde boş ne kadar alan varsa oradalar. Tabii ki gelebilirler, denize girebilirler ama önemli olan atıklarını nereye boşaltıkları belli değil. 2024 yılında mobil evlerin tanımı ile ilgili bir yönetmelik çıkarıldı. Orada her bir mobil evin 250 metrekarelik bir alanda olması gerektiği belirtiliyor. Halbuki 3.5 dönümlük bir araziye 22’nin üzerinde parsel yapıyorlar ve en büyük mobil ev alanı 150 metrekareye kadar. Bu tür uygulamaları maalesef ki görüyoruz."

DİKİLİ BELEDİYESİ: KAT MÜLKİYETİ OLAMAZ

Dikili Halk Meclisi tarafından Dikili Belediyesine verilen cevapta ise;parsellerin günübirlik turizm alanı ve turizm tesis alanında olduğu hatırlatılarak bu parselde inşa edilecek taşınmazın kat mülkiyetine konu edilmesinin Turizm Tesislerinin Niteliklerine İlişkin Yönetmelik’e aykırı olduğu ifade edildi.

BAKANLIK YASAKLAMIŞTI

Kültür Ve Turizm Bakanlığı ise geçtiğimiz yıl Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'ne gönderdiği yazıda otel olarak inşa edilecek yapıların ev veya rezidans şeklinde satılamayacağını vurgulamıştı.Yazıda "Turizm belgeli konaklama tesisleri, tek bir bağımsız bölüm olarak değerlendirilir ve bu tesislerin konaklama birimleri üzerinde devre tatil hakkı tesis edilebilir. Ancak bu tesislerin konaklama birimleri üzerinde devre mülk, kat irtifakı ve kat mülkiyeti gibi şerhe konu olan haklar tesis edilemez. Bu tür tesislere turizm belgesi verilemez. Bu sisteme kısmen veya tamamen geçen tesislerin belgeleri iptal edilir" ifadeleri yer almıştı.